5 Eylül 2018 Çarşamba

HEDEF ve BAŞARI




        Hedef ve başarı birbirinden ayrılmaz iki unsur. Genel olarak hedeflerimize ne kadar ulaştığımızla ilgili olarak başarımızı ölçüyoruz. Bu, yaşamımızın hemen her alanında böyle. Diğer taraftan başarı ile ilgili olarak kodladığımız birçok kök inancımız var ve bunların uçları da güven, öz güven, öz saygı gibi temel değerlere kadar uzanıyor. Bu yüzden seçtiğimiz hedeflerin isabetli olması büyük önem taşıyor. Peki hedeflerimizi belirlerken nelere dikkat etmeliyiz.?
            Öncellikle hedeflerimizin altında yatan gerçek amacı iyi bilmeliyiz. Çünkü bu amaç, bizi motive edecek en önemli şeydir. Hedefinize ulaşmak sizi hangi açıdan tatmin eder.? Hangi duygunuza karşılık gelir.? Başarmanın altında yatan ego tatmini olabilir mi.? Bu soruları kendinize sorun. Öte yandan, hedefiniz içsel kaynaklı mı yoksa dışsal bir itme gücüyle mi oluşuyor, bunu da test etmeniz gerekir. Örneğin; bir işi yapmaya karar verdiğinizde burada sizi motive eden sevdiğiniz, mutlu olduğunuz, tatmin gücü yüksek bir iş yapma isteği mi yoksa çevrenizi, ailenizi vs. memnun etmek durumu ya da onlardan onay alma iç güdüsü mü.? İçsel kaynaklı hedeflerin bizi mutlu ettiğini ve başarma gücümüzü arttırdığını söylememe gerek yok sanırım. Kısaca ulaşılırlığının  anlamlılığı açısından, hedefin altında yatan asıl amaç önemlidir.
            Hedef belirleme konusunda diğer bir ölçüt de hedefinizin ne kadar gerçekçi ve inandırıcı olduğudur. Bu noktada hayal ile hedefi birbirine karıştırmamak gerekir. Sonuç itibariyle elma fidanı dikip, armut meyvesi almayı beklemek pek de akla yatkın bir hedef olmaz. Demek istemiyorum ki, “Ben bunu yapamam”, “Buna gücüm yetmez”, “Hedefim çok uzak, başarmam imkansız” şeklinde düşünün. Sadece gerçekliğe uygun olup olmadığını şartlar açısından bir test edin. Tabi burada gözden kaçırmamanız gereken bir şey daha var. Bazen hedefiniz size uzak ve başarılması zor gelebilir. Bazen de bu duruma toplumun ön yargılarının sizin üzerinizdeki baskısı eklenebilir. Kendi kök inançlarımız ve aileden getirdiklerimiz de bu düşünce üzerinde önemli rol oynar.O zaman kendimize şunu sorabiliriz.Benim oluşturduğum hedefin gerçekliğini belirleyen ne.? Burada dışsal unsurlar mı ön planda, içsel belirleyiciler mi.? Bu soruyu  sormak da sizi bir nebze fikir sahibi yapacaktır.
         Hedefinizi belirlerken; onun net, ölçülebilir, anlaşılır, olumlu ve planlanabilir olup olmadığı gibi konulara dikkat edin.Hedefinize ulaşırken hangi yolu izleyeceksiniz.? Bunu belirlemeye çalışın. Bazen hedef size çok uzakta görünebilir. Böyle hissediyorsanız hedefi aşamalı parçalara bölebilirsiniz. Böylece hem hedefinizden uzaklaşmazsınız hem de zorluğu/büyüklüğü açısından umutsuzluğa düşmezsiniz.
            Hedefinizi belirledikten sonra en önemli aşamalardan birine geçmeniz gerekir: Eylem adımlarınızı planlamak ve hayata geçirmek. Hedefiniz belirleyip, onun kendi kendisine olmasını beklemek mantık dışı olur. Elbette deneyiminize göre işinizi kolaylaştıracak veya katkı sağlayacak şeyler olacaktır ama bırakın bunu akış belirlesin. Siz planınızı yapın. Önem ve öncelik sırasına göre adımları planlayıp, bu adımları bir zaman şablonuna oturtun ve akışın getirdiği durumlara göre esnek olup revize edin. Unutmayın ki, en önemli şey burada eyleme geçmektir. Evren eyleme geçeni destekler. Hedefinizi sağlıklı bir şekilde belirlerseniz ve eyleme geçerseniz başarı kaçınılmazdır.
          Hedefinizde net olun. Evren daima netliği sever. Hedefiniz netlik kazanınca istediğiniz şeyi gözünüzde canlandırın. Görüntüler, beyninizin yaratıcılığı düzenleyen sağ lobuna ulaştıkları için, imgelemek temel koşullardan biridir. Hedefinizin gerçek olması konusunda kuşku beslemeyin. Olacaklar konusunda olumlu düşünün. İmgelediğiniz ve inandığınız bir durumun gerçek  olma olasılığı çok yüksektir. Her şey enerji, düşünce de öyle ve düşüncenin gerçekliği yaratma gücü var. Tabi eylemi de yanına alarak. Sevgiyle kalın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder