Hedef ve başarı birbirinden ayrılmaz
iki unsur. Genel olarak hedeflerimize ne kadar ulaştığımızla ilgili olarak
başarımızı ölçüyoruz. Bu, yaşamımızın hemen her alanında böyle. Diğer taraftan
başarı ile ilgili olarak kodladığımız birçok kök inancımız var ve bunların
uçları da güven, öz güven, öz saygı gibi temel değerlere kadar uzanıyor. Bu yüzden
seçtiğimiz hedeflerin isabetli olması büyük önem taşıyor. Peki hedeflerimizi
belirlerken nelere dikkat etmeliyiz.?
Öncellikle hedeflerimizin altında
yatan gerçek amacı iyi bilmeliyiz. Çünkü bu amaç, bizi motive edecek en önemli
şeydir. Hedefinize ulaşmak sizi hangi açıdan tatmin eder.? Hangi duygunuza
karşılık gelir.? Başarmanın altında yatan ego tatmini olabilir mi.? Bu soruları
kendinize sorun. Öte yandan, hedefiniz içsel kaynaklı mı yoksa dışsal bir itme
gücüyle mi oluşuyor, bunu da test etmeniz gerekir. Örneğin; bir işi yapmaya
karar verdiğinizde burada sizi motive eden sevdiğiniz, mutlu olduğunuz, tatmin
gücü yüksek bir iş yapma isteği mi yoksa çevrenizi, ailenizi vs. memnun etmek durumu ya da onlardan onay alma iç güdüsü mü.? İçsel kaynaklı hedeflerin bizi mutlu
ettiğini ve başarma gücümüzü arttırdığını söylememe gerek yok sanırım. Kısaca ulaşılırlığının anlamlılığı açısından, hedefin altında yatan asıl amaç önemlidir.
Hedef belirleme konusunda diğer bir ölçüt
de hedefinizin ne kadar gerçekçi ve inandırıcı olduğudur. Bu noktada hayal ile
hedefi birbirine karıştırmamak gerekir. Sonuç itibariyle elma fidanı dikip,
armut meyvesi almayı beklemek pek de akla yatkın bir hedef olmaz. Demek istemiyorum
ki, “Ben bunu yapamam”, “Buna gücüm yetmez”, “Hedefim çok uzak, başarmam
imkansız” şeklinde düşünün. Sadece gerçekliğe uygun olup olmadığını şartlar
açısından bir test edin. Tabi burada gözden kaçırmamanız gereken bir şey daha
var. Bazen hedefiniz size uzak ve başarılması zor gelebilir. Bazen de bu duruma
toplumun ön yargılarının sizin üzerinizdeki baskısı eklenebilir. Kendi kök
inançlarımız ve aileden getirdiklerimiz de bu düşünce üzerinde önemli rol
oynar.O zaman kendimize şunu sorabiliriz.Benim oluşturduğum hedefin
gerçekliğini belirleyen ne.? Burada dışsal unsurlar mı ön planda, içsel belirleyiciler
mi.? Bu soruyu sormak da sizi bir nebze
fikir sahibi yapacaktır.
Hedefinizi belirlerken; onun net,
ölçülebilir, anlaşılır, olumlu ve planlanabilir olup olmadığı gibi konulara
dikkat edin.Hedefinize ulaşırken hangi yolu izleyeceksiniz.? Bunu belirlemeye
çalışın. Bazen hedef size çok uzakta görünebilir. Böyle hissediyorsanız hedefi
aşamalı parçalara bölebilirsiniz. Böylece hem hedefinizden uzaklaşmazsınız hem
de zorluğu/büyüklüğü açısından umutsuzluğa düşmezsiniz.
Hedefinizi belirledikten sonra en önemli
aşamalardan birine geçmeniz gerekir: Eylem adımlarınızı planlamak ve hayata
geçirmek. Hedefiniz belirleyip, onun kendi kendisine olmasını beklemek mantık
dışı olur. Elbette deneyiminize göre işinizi kolaylaştıracak veya katkı
sağlayacak şeyler olacaktır ama bırakın bunu akış belirlesin. Siz planınızı
yapın. Önem ve öncelik sırasına göre adımları planlayıp, bu adımları bir zaman
şablonuna oturtun ve akışın getirdiği durumlara göre esnek olup revize edin.
Unutmayın ki, en önemli şey burada eyleme geçmektir. Evren eyleme geçeni
destekler. Hedefinizi sağlıklı bir şekilde belirlerseniz ve eyleme geçerseniz
başarı kaçınılmazdır.
Hedefinizde net olun. Evren daima
netliği sever. Hedefiniz netlik kazanınca istediğiniz şeyi gözünüzde
canlandırın. Görüntüler, beyninizin yaratıcılığı düzenleyen sağ lobuna
ulaştıkları için, imgelemek temel koşullardan biridir. Hedefinizin gerçek
olması konusunda kuşku beslemeyin. Olacaklar konusunda olumlu düşünün.
İmgelediğiniz ve inandığınız bir durumun gerçek olma olasılığı çok yüksektir. Her şey enerji,
düşünce de öyle ve düşüncenin gerçekliği yaratma gücü var. Tabi eylemi de
yanına alarak. Sevgiyle kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder